Gizemli Patlama Sesleri: Dünyanın Dört Bir Yanında
Dünya genelinde birçok insan, gökyüzünden geliyormuş gibi duyulan garip ve yüksek sesli patlama sesleri hakkında şikayetlerde bulunuyor. Bu tuhaf olaylar, Hindistan’ın Ganj deltasında ve Bengal Körfezi’nde “Barisal silahları”, Japonya’nın Şikoku bölgesinde “yan” ve Belçika’da “mistpouffers” (sis geğirtileri) olarak adlandırılıyor. Bu sesler, birçok kişinin korku ve endişe duymasına yol açarken, aslında yeni bir fenomen değil.
Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri’nde, yüzlerce yıldır tanımlanamayan patlama sesleri bildirilmiş. Bu sesler, bazen depremlerle birlikte duyulurken, bazen de kendi başlarına meydana geliyor. 1811-1812 New Madrid depremlerinden 2020 yılının Ocak ayına kadar süren bu sesler, genellikle “hızlı akıntı” veya “derin ve uzun sesler” olarak tanımlanıyor ve çoğu zaman soğuk hava koşullarıyla ilişkilendiriliyor.
Seneca Silahları: Gizemli Seslerin Kökeni
Özellikle New York’un Finger Lakes bölgesindeki Seneca Gölü çevresinde, yüksek sesli patlama seslerinin sıkça meydana geldiği biliniyor. Bu sesler, “Seneca Silahları” olarak adlandırılıyor ve o kadar güçlü ki, bazen çevredeki pencereleri ve kapıları titretebiliyor. Bu olayların tarihi, Ağustos 1886’daki Charleston depremine kadar uzanıyor. O dönemde, bu sesler depremden birkaç hafta sonra duyulmaya başlamıştı ve çoğunlukla artçı şoklarla aynı zamana denk geliyordu.
2020 yılında, bilim insanları, ABD genelindeki bu seslerin nedenlerini anlamak amacıyla EarthScope Taşınabilir Dizisi’nden (ESTA) elde edilen sismik verileri kullandılar. Bu verileri, 2013 yılından itibaren gelen ses raporlarıyla karşılaştırdılar. Chapel Hill’deki Kuzey Carolina Üniversitesi ekibi, seslerin sıkça bildirildiği Kuzey Carolina’daki haber arşivlerini inceledi. Araştırmacılar, seslerle ilgili raporların gerçekten de sismik aktiviteyle bağlantılı olup olmadığını belirlemeye çalıştılar.
Sismik Aktivite ile Bağlantılı mı?
Elde edilen bulgular, seslerin depremlerle aynı zamana denk gelen bir olayı ortaya koymadı. Bu durum, seslerin depremlerle ilişkili olma olasılığını azaltan bir kanıt sundu. Araştırmacı Eli Bird, bu seslerin sismik aktivite ile bağlantılı olmadığını, daha çok atmosferik bir olay olarak değerlendirdiklerini ifade etti. 2020 yılında Amerikan Jeofizik Birliği’nin yıllık toplantısında sunulan bulgular, araştırmacıların insanların duyamadığı düşük frekanslı sesler olan infrasound verilerine odaklanmaları gerektiğini gösterdi. Live Science
Kesin Bir Sonuç Yok: Seslerin Kaynağı Nedir?
Ne yazık ki, bu gizemli seslerin kaynağı hakkında kesin bir bilgiye hâlâ ulaşılamadı. Bu seslerin bir kısmı, bilinmeyen doğal nedenlerden ziyade, ses bariyerini aşan uçakların neden olduğu sonik patlamalarla ilişkilendirilebilir. Diğer olası açıklamalar arasında fırtına dalgalarının ve tsunamilerin belirli bir yönde güçlenmesi, metan hidrat yataklarından salınan metan gazının tutuşması ve jeomanyetik fırtınalar gibi çeşitli faktörler bulunuyor. Ayrıca, atmosferin üst katmanlarından geçerken görülemeyen meteoroitlerin yarattığı ses patlamaları da olası bir sebep olarak öne sürülüyor. Ancak, bu seslerin kesin kaynaklarını belirlemek için hâlâ daha fazla veri toplanması gerekiyor.