Çin Merkez Bankası’ndan Yeni Politika Vurgusu
Çin Merkez Bankası Başkanı Pan Gongsheng, bankanın gelecekteki politikalarının ekonomide tüketimin rolünü desteklemeye odaklanacağını ve bu bağlamda yatırımlara olan önemin azalacağını belirtti. Bu durum, son yirmi yıl boyunca ülkenin ekonomik büyümesini şekillendiren modelde önemli bir değişim yaratma potansiyeline sahip. Hong Kong’daki Asya Finans Forumu’nda konuşan Pan, “Makroekonomik politikanın önceliği, geçmişte daha fazla yatırımı teşvik etmekten, tüketime daha fazla önem verilerek hem tüketimi hem de yatırımı teşvik etmeye kaymalıdır,” ifadesini kullandı.
Pan, ayrıca, Donald Trump’ın Beyaz Saray’ı devralmasından sadece bir hafta önce, para biriminin rekor düşük seviyeye gerilemesinin ardından, Çin Halk Bankası’nın yuanı savunmak amacıyla yeni önlemler açıkladığı sırada beklenmedik şekilde bu konuları gündeme getirdi. Başkan, Çin halkının gelirini artırmayı, tüketicilere yönelik sübvansiyonları artırmayı ve tüketimi teşvik etmek amacıyla sosyal güvenlik sistemini geliştirmeyi hedeflediklerini söyledi. Bu, geçtiğimiz sonbaharda kamuoyuna duyurulan bir argümanı genişleten bir yaklaşım olarak dikkat çekti.
Ekonomiye İhracattan Gelen Destek Tehlikede
Merkez Bankası Başkanı, dünyanın ikinci en büyük ekonomisi için en önemli iç zorlukların başında “yetersiz iç talep, özellikle tüketim talebi” ve “düşük fiyat seviyeleri”nin geldiğini vurguladı. Çin, muhtemelen 2024 yılı için belirlenen resmi yüzde 5’lik büyüme hedefini gerçekleştirecek olsa da, bu yıl ve gelecekteki ekonomik görünüm hakkında endişelerin arttığına dikkat çekti. Trump’ın ABD’de tehdit ettiği daha yüksek tarifelerin, Çin’in sürekli deflasyon, düşük iç talep ve zayıf tüketici ile iş güveni sorunları yaşadığı bir dönemde ekonomiye sağlanan güçlü ihracat desteğini azaltacağı öngörülüyor.
Kademeli Adımlar ve Yeni Önlemler
Geçtiğimiz ay gerçekleştirilen yıllık politika toplantısında, üst düzey yetkililer, en az on yıl içinde yalnızca ikinci kez, bu yıl tüketimi artırmayı en önemli öncelik haline getireceklerini taahhüt ettiler. Ancak bu hedefe ulaşmak için şu ana kadar sınırlı adımlar atılmış durumda. Yetkililer, ev aletleri ve otomobil alımlarında indirim sağlayan bir tüketici takas programı planlarken, emeklilik ödemeleri ve sağlık sigortası sübvansiyonlarının artırılması yönünde de söz verdiler. Bu çabalar, yatırımı destekleyen politika karışımının tamamen elden geçirilmesinden ziyade, kademeli bir yaklaşımı temsil ediyor.
Çin, geçmişte ekonomiyi durgunluk dönemlerinde desteklemek için altyapı yatırımları, gayrimenkul projeleri ve üretim geliştirmek amacıyla sermaye harcamalarına büyük ölçüde güvendi. Ancak bu durum, borç yığınının artmasına, yatırım getirilerinin düşmesine ve mal arzı ile talebi arasında kötüleşen bir dengenin ortaya çıkmasına neden oldu. Hanehalkı harcamaları, hükümetin sağladığı mal ve hizmetler dahil edildiğinde bile, gayri safi yurtiçi hasılanın yalnızca yaklaşık yüzde 45’ini oluşturuyor. Bu oran, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’ne (OECD) üye çoğu ülkede görülen yüzde 60 ile yüzde 80 seviyelerinin oldukça altında kalıyor.