Gözlerimizdeki İlginç Kalıntılar
Kendinize aynada bakarken, gözlerinizin iç köşelerinde daha pembe bir şeyler olduğunu fark edebilirsiniz. Bu alan, gözlerimizin sağlıklı ve nemli kalmasını sağlamak amacıyla önemli bezleri koruyan bir yapı olan lakrimal karunkül tarafından korunmaktadır. Hemen yanında, plica semilunaris adı verilen ince bir şerit vardır. Bu yapı, bir zamanlar üçüncü bir göz kapağı olduğu gerçeğiyle sizi şaşırtabilir.
Plica semilunaris, daha doğru bir şekilde “üçüncü göz kapağının kalıntıları” olarak tanımlanabilir. Artık işlevini yitirmiş olan bu kalıntılar, evrimsel süreç içinde orijinal işlevlerini kaybeden yapılar arasında yer alır. Geçmişteki bazı canlılarda önemli bir rol oynamış olan bu kalıntılar, günümüzde insan vücudunda da bulunmaktadır. Örneğin, son zamanlarda dünyanın en nadir balinasında kalıntı dişler keşfedilmiştir. Ayrıca, deniz memelilerindeki kalıntı pelvik kemiklerinin, daha önce düşünüldüğünden daha işlevsel olabileceği üzerine araştırmalar devam etmektedir.
Hayvanlar alemi, kalıntı yapılar açısından oldukça zengin bir kaynaktır. İnsanlar olarak biz de bu alemin bir parçasıyız ve vücudumuzda işlevini yitirmiş bazı kalıntı yapılar barındırmaktayız. Wikimedia Commons üzerinde göz kırpma zarı veya üçüncü göz kapağı, günümüzde hâlâ yaşayan birçok hayvan grubunda görülebilir. Örneğin, ev kedilerinin gözlerinde yatay olarak uzanan garip bir doku filmi dikkat çekmektedir. Bu üçüncü göz kapağı, kuşlarda çok belirgin bir şekilde görülmektedir ve gözlerine giren her türlü kiri temizlemek için etkili bir şekilde bir ön cam sileceği gibi çalışır. Ayrıca gözlerinin nemli kalmasına yardımcı olur; bu, özellikle gökyüzünde uçarken oldukça faydalıdır.
- Tam gelişmiş göz kırpma zarlarına sahip hayvanlar arasında balıklar, amfibiler, sürüngenler, kuşlar ve memeliler bulunmaktadır.
- Ancak bu zarlar primatlarda çok daha nadir görülmektedir.
Tozlu bir ortamda gözlerimizi temizlemeye yardımcı olacak böyle bir biyolojik cam sileceğinin avantajlarını hayal etmek mümkündür. Ancak evrimsel süreçte bir noktada, göz kırpma zarları işlevlerini yitirmiştir. Artık, plica semilunaris (yarım ay kıvrımı olarak da bilinir) ve ilişkili kasları işe yaramamakta ve fonksiyonsuz olarak kabul edilmektedir. Başka bir deyişle, bu optik kalıntılar genel olarak bizim için herhangi bir sorun yaratmamaktadır, bu yüzden günlük yaşamda varlıklarını sürdürmelerine rağmen işlevselliklerini yitirmişlerdir.
Yine de, üçüncü göz kapaklarının yaratabileceği sorunlarla ilgili nadir vaka raporları bulunmaktadır. Örneğin, 2017 tarihli bir makalede, 9 yaşında bir kız çocuğunun üçüncü göz kapağının basit bir ameliyatla alınması gerektiği belirtilmektedir. Bu durum, göz yapısının karmaşıklığını ve bazen kalıntı yapıların sorun yaratabileceğini göstermektedir.