Trump Yönetiminden Tartışmalı Bir Karar
20 Şubat’ta Trump yönetimi, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Okyanus Enerjisi Yönetimi Bürosu aracılığıyla yeni bir düzenlemeye imza attı. Bu düzenlemeyle birlikte, Rice balinalarının yaşadığı sulardaki gemi operatörlerine uygulanan 10 knot hız sınırı kaldırıldı.
Bu yasak, Meksika Körfezi, Trump’ın yeni isimlendirmesiyle Amerika Körfezi’nde yaşayan ve sayıları 100’ün altına inen Rice balinalarının gemilerle çarpışmasını önlemek amacıyla getirilmişti. Hız sınırı, 2023 yılında yürürlüğe girmişti. Rice balinalarının Atlantik Okyanusu’nda kalan kesin sayısı tam olarak bilinmemekle birlikte, Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA), bu sayının muhtemelen 100’den az olduğunu tahmin ediyor. Bu durum, Rice balinalarını gezegenimizdeki en nadir balina türlerinden biri haline getiriyor ve bu tür, Deniz Memelilerini Koruma Yasası kapsamında koruma altına alınmış durumda.
NOAA’nın verilerine göre, sayıları zaten düşük olan bu balinaların popülasyonunun 2010 yılında meydana gelen Deepwater Horizon petrol sızıntısı sonucunda %22 oranında azaldığı öngörülmektedir.
Yeni Düzenlemenin Getirdiği Riskler
Bu yeni karar, gemilerin Rice balinalarına yüksek hızla çarpma riskini artırıyor. Dolayısıyla, bu muhteşem canlıların tamamen yok olma riski de artış göstermektedir. Ancak, yasak kalkmış olsa da, ABD yönetimi gemi operatörlerinden bazı ek önlemler almalarını talep ediyor. Bu önlemler arasında, koruma alanındaki sularda hareket ederken eğitimli gözlemcilerin görevlendirilmesi ve gözlemlenen herhangi bir Rice balinasından en az 500 metre uzakta durulması zorunluluğu da yer alıyor.
Bu gelişmeler, Rice balinalarının korunmasında önemli bir dönüm noktası olabilir. Ancak, alınan yeni kararların bu nadir tür üzerindeki olumsuz etkileri ve doğanın korunmasına dair sorumluluklarımız çok daha büyük bir tartışma konusunu gündeme getiriyor.