Qatar National Bank (QNB) Türkiye’deki faaliyetleriyle bölgenin lider finans kuruluşu ve Katar’ın en büyük bankası olma özelliğini taşıyor. 2025 yılının ilk çeyreğinde, QNB Türkiye’nin finansal göstergeleri, sürdürülebilir büyüme ve istikrarlı performansını net bir şekilde ortaya koyuyor.
31 Mart 2025 itibarıyla, QNB Türkiye’nin toplam aktifleri, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %13 oranında artış göstererek 1 trilyon 701 milyar 978 milyon TL seviyesine ulaştı. Bu büyüme, bankanın müşteri odaklı stratejileri ve dijital dönüşüm hamleleriyle güçlendirilmiş finansal yapısının bir göstergesidir. Ayrıca, net kredilerde %9’luk artışla 952 milyar 428 milyon TL’ye ulaşırken, müşteri mevduatı %16’lık artışla 957 milyar 141 milyon TL seviyesine yükseldi. Bu veriler, QNB Türkiye’nin hem kredi portföyündeki büyümesini hem de müşteri güvenine verdiği önemi ortaya koyuyor.
Bankanın ilk çeyrek net kârı ise, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %13 artış göstererek 11 milyar 188 milyon TL’yi buldu. Bu güçlü finansal performans, sürdürülebilir büyüme hedefleriyle uyumlu olarak, stratejik yatırımlar ve etkin risk yönetimi sayesinde elde edildi.
QNB Türkiye Genel Müdürü Ömür Tan konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Hedeflerimiz doğrultusunda büyümemizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Kaynaklarımızı etkin kullanıyor, riskleri dikkatlice yönetiyor ve müşterilerimize katma değer sağlayan çözümler geliştiriyoruz. Bu sayede, hem finansal performansımızı güçlendirmeye hem de ekonomik katkılarımıza devam ediyoruz.”
Makroekonomik Gelişmeler ve Para Politikası
Uluslararası piyasalardaki dalgalanmaların etkili olduğu bu dönemde, Türkiye’de uygulanan sıkı para politikası ve mali önlemler, ekonomiyi istikrara kavuşturmayı amaçlıyor. Merkez Bankası’nın Nisan ayında politika faizini %46’ya yükseltmesi ve alınan diğer önlemler, finansal piyasalardaki volatiliteyi sınırlamaya yardımcı oluyor. Ömür Tan, bu adımların finansal istikrarı desteklediğini belirterek, “Enflasyonda beklenen düşüş ve makroekonomik göstergelerin iyileşmesiyle, önümüzdeki dönemde para politikasında kademeli rahatlama olasılığı gündeme gelebilir” ifadelerini kullandı.
Dijitalleşme ve Sürdürülebilirlik Çalışmaları
QNB Türkiye’nin dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik alanındaki ilerlemeleri de dikkat çekiyor. Müşteri odaklı dijital çözümlerle bankacılığı daha erişilebilir hale getirirken, özellikle KOBİ’lere ve ticari müşterilere yönelik ürün ve hizmetlerle reel sektörü destekliyor. Ayrıca, çevresel sorumluluk bilinciyle hareket eden banka, yeşil finansman projelerine önemli yatırımlar yapmaya devam ediyor.
Ömür Tan, “Dijital ve yeşil dönüşüm finansmanına odaklanıyoruz. Bu sayede, hem sürdürülebilir kalkınmayı teşvik ediyor hem de ekonomimize katkı sağlıyoruz” dedi.
Uluslararası Başarılar ve Sosyal Sorumluluk Projeleri
2024 yılında, QNB Türkiye’nin Karbon Saydamlık Projesi (CDP) kapsamında İklim Değişikliği ve Su Güvenliği programlarında Global A Listesi’ne girmesi, uluslararası arenada büyük takdir topladı. Bu başarı, çevresel ve sosyal sorumluluk alanındaki kararlılıklarını yansıtıyor.
Ayrıca, sanayiyi yeşil dönüşüme teşvik etmek amacıyla OSBÜK ile başlatılan stratejik iş birliği, 409 organize sanayi bölgesi ve 68 binden fazla firmayı kapsıyor. Bu çerçevede, karbon salımlarını azaltmaya yönelik finansman çözümleri sunulurken, dijitalleşme hizmetleri de Dijital Köprü platformu üzerinden sanayicilere ulaştırılıyor.
İlk kez yurtiçinde gerçekleştirilen 250 milyon TL tutarındaki sürdürülebilir bono ihracı, yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve sosyal kapsayıcılık projelerine finansman sağladı. Bu gelişmeler, QNB Türkiye’nin sürdürülebilirlik alanındaki kararlılığını ve finansal inovasyonunu ortaya koyuyor.
Sosyal Sorumluluk ve Kadın Girişimciliği
Toplumsal etki alanında da önemli adımlar atan banka, İhracatçı Kadınlar Derneği ile iş birliğiyle başlattığı “Kadınlar İçin İhracat Akademisi” programıyla 2024 yıl sonu itibarıyla 694 kadın girişimciye ulaşmayı başardı. Program, kadınların ihracat ekosistemine katılımını artırmayı hedefliyor ve %100 memnuniyet oranıyla tamamlandı. Ömür Tan, “Kadınların ekonomiye katılımını güçlendiren bu girişim, kapsayıcı kalkınmanın temel taşlarından biri” diyerek, bu alandaki kararlılıklarını vurguladı.