İslam iktisadı ve finansı alanında Türkiye’deki mevcut durumu kapsamlı biçimde ele alan bir rapor, İLKE Vakfı İslam İktisadı Araştırma Merkezi (İKAM) tarafından yayımlandı. Çalışma, katılım bankacılığı, sigortacılık, sermaye piyasaları, bireysel emeklilik sistemi, fintech ve kamu finansmanı gibi temel alanları verilerle inceleyerek 2024 yılındaki öne çıkan gelişmeleri kamuoyuyla paylaşıyor.
Katılım Bankacılığı Büyüyor — 2024 yılında toplam aktifler %30,3 artışla 2,65 trilyon TL seviyesine çıktı. Net kâr %18,6 artışla 63,1 milyar TL olarak gerçekleşti. Şube sayısı 1.512’ye, çalışan sayısı ise 21.359’a ulaştı. Sektör içindeki payı ise %8,14 olarak kaydedildi. 2025 hedefi olan %15 pazar payı düşünüldüğünde mevcut görünüm, bu hedefin gerisinde kaldığını gösteriyor ve sektörün daha güçlü farkındalık ile stratejik destek gerektirdiğini işaret ediyor.
Katılım Sigortacılığında Tarihi Artış — 2024 yılında prim üretimindeki büyüme %75,8 oldu ve sektör payı %5,13 seviyesine yükseldi. Şirketler arasında Neova Katılım Sigorta %44’lük payla birinci, Bereket Sigorta ise %34’lük payla ikinci sırada yer aldı. Faizsiz finans ürünlerine olan ilginin sürmeye devam ettiğini gösteren bu gelişme, sigortacılık alanında hızlı bir yayılım yaşandığını gösterdi.
Sukuk Piyasasında Yenilikler — 2024, sukuk piyasasında çeşitlilik ve yeniliklerin öne çıktığı bir yıl oldu. Hazine ve Maliye Bakanlığı toplam 5,8 milyar TL’lik kira sertifikası ihracı gerçekleştirdi. Ayrıca Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası, buğday fiyatına endeksli sukuk ihracını yapan ilk kurum olurken; Türkiye Emlak Katılım Bankası, özel sektörün ilk sosyal sukuk ihracını tamamlayarak sürdürülebilir finans alanında önemli bir adım attı. Bu adımlar, piyasanın uluslararası standartlara uyumunu güçlendirmek amacı taşıyor.
Fintech ve Dijitalleşmede Yükseliş — Raporda Türkiye’de faaliyet gösteren fintech sayısının 901’e ulaştığı belirtiliyor. 2024 yılında toplam yatırım 194 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti ve Türkiye, küresel İslami Fintek Endeksi’nde 18. sırada yer aldı. Katılım bankalarının dijitalleşme verileri ise virajlı bir ilerleyiş sergiledi: 2024’te dijital bankacılık işlemlerinin %73’ü kurumsal müşteriler tarafından gerçekleştirildi. Bu, dijitalleşmenin yalnızca bireysel kullanıcılar için olmadığını, reel sektörün de dijital finansal hizmetlere yoğun talep gösterdiğini ortaya koyuyor.
Akademik ve Kurumsal Ekosistem Güçleniyor — Türkiye’de İslam iktisadı ve finansı alanında akademik altyapı da güçleniyor. Şu anda 19 üniversitede 46 lisansüstü program yürütülüyor. İKAM ile birlikte bağımsız araştırma merkezleri ve akademik yayınlar (TUJISE, KARJIEF, IJISEF vb.) alanın entelektüel derinliğini artırıyor. Bu durum, İslam iktisadının yalnızca ekonomik bir alan olmadığını, aynı zamanda akademik ve düşünsel bir ekosistem olarak da güç kazandığını gösteriyor.
Daha Adil ve Sürdürülebilir Bir Sistem İçin — Rapor sonunda, İslam iktisadının adalet, paylaşım ve üretkenlik ilkeleriyle “daha adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir ekonomik sistem” sunduğu vurgulanıyor. Bu hedef doğrultusunda eğitim ve araştırmaların güçlendirilmesi, faizsiz finans ürünlerinin yaygınlaştırılması ve toplumsal farkındalığın artırılması öne çıkan öneriler arasında yer alıyor.