GTech, çeyrek asırdır kurumların dijital dönüşümünde başı çeken güç olarak 25. yılını GenAI destekli bankacılık dönüşümü, uçtan uca modernizasyon ve küresel ölçeklenebilir dijital mimariler odağıyla karşılıyor. Türkiye’de doğan bir teknoloji şirketi olarak, geliştirdiği yenilikçi ürünler ve platformlarla bankacılığın geleceğini yeniden tanımlamayı sürdürüyor.
Bankacılığın evrimi artık sadece dijitalleşmekle sınırlı değil; GenAI modülleri sayesinde operasyonlar daha hızlı, akıllı ve verimli hale geliyor. Back office süreçlerinde önemli oranda tasarruf sağlarken, yeni ürün ve hizmet geliştirme süreçlerinde de %50’nin üzerinde efor tasarrufu elde ediliyor. Bu yeni dönemde bankalar, akıllı ve otonom sistemlere geçiş yaparken regülasyon uyumluluğunu da göz önünde bulunduruyor.
GTech, yalnızca finans sektöründe değil, enerji, otomotiv, havacılık, perakende, sağlık ve sigorta gibi farklı sektörlerde de yapay zeka ve veri teknolojilerinin gerçek iş değerine dönüştürülmesini hedefleyen bir dönüşüm ortağı olarak konumlanıyor. 25 yıllık deneyim, dönüşümün ivmesini artıran temel güç olarak öne çıkıyor.
Mine Taşkaya kurucu ortağı ve CEO’su, 25. yıl vizyonunu şu sözlerle değerlendiriyor: “Yirmi beş yıl bizim için yalnızca bir kilometre taşı değil; öngörüyle hareket etmek, değişime zamanında sahiplenmek ve güven inşa etmek üzerine kurulu bir hikâye. Küçük bir ekiple başlayan bu yolculuk, bugün farklı bölgelerde bankacılığın ve teknolojinin geleceğine yön veren bir yapı haline geldi. Önümüzdeki dönemde odak noktamız, GenAI ve veri odaklı modern bankacılık mimarilerini küresel ölçekte yaygınlaştırmak.” Bu yaklaşımla, yerelde doğup küresel ölçekte liderlikle ilerlemeye devam edilecek.
Küresel bir teknoloji markası olarak GTech, Türkiye’nin yanı sıra Avrupa, Orta Doğu, Türki Cumhuriyetler ve Afrika’yı kapsayan geniş bir coğrafyada, 10’dan fazla ülkede hayata geçirdiği projelerle teknolojiyi küreselleştiriyor. Güvenli ve ölçeklenebilir platformlar sayesinde küresel pazarlarda varlığını giderek güçlendiriyor. GTech Yönetici Ortağı Gürhan Taşkaya, yurtdışı odaklarından elde edilen ivmenin giderek büyüdüğünü ifade ediyor: “Gelişen pazarlar, GenAI tabanlı modernizasyon yolculuklarında bizi uzun vadeli bir ortak olarak tercih ediyor. Bu durum, uluslararası büyümemizi daha da hızlandıracak.”
Dönüşümün temel gücü: Ar-Ge olarak öne çıkan Ar-Ge yolculuğu, 2011’de Teknokent’te başlayan ve 2017’de kurulan Ar-Ge Merkezi ile kurumsal bir dinamik kazandı. Ar-Ge 500 listesinde Türkiye teknoloji sektöründe Ar-Ge’ye en çok yatırım yapan 7. şirket olarak yer almak, GenAI, veri mühendisliği ve modern yazılım mimarileri alanlarındaki çalışmaların meyvesini gösteriyor.



