Yapay zeka dünyasının en güçlü temsilcilerinden biri olarak kabul edilen OpenAI’nin ünlü sohbet robotu ChatGPT, şaşırtıcı bir deneye sahne oldu ve bu deneyin sonunda 1970’lerin klasik oyun konsolu Atari 2600 üzerinde çalışan basit bir satranç programına karşı ağır bir yenilgi aldı. Bu olay, modern yapay zekanın güçlü yönleri kadar sınırlılıklarını da gözler önüne serdi.
Deneyde, ChatGPT’ye hamlelerini belirli bir arayüz aracılığıyla iletmesi sağlandı. ChatGPT, kendi hamlelerini metinsel olarak bildirirken, bir insan operatör ise bu hamleleri Atari 2600’deki “Chess” isimli satranç oyununa manuel olarak giriyordu. Ayrıca, Atari’nin yaptığı hamleler de ChatGPT’ye aktarılarak iki taraflı bir iletişim kurulmuş oldu. İlginç şekilde, ChatGPT bazen geleneksel satranç notasyonları yerine, “piyonu e4’e sür” gibi daha doğal ve günlük ifadeleri kullanmaya çalıştı. Bu durum, yapay zekanın doğal dildeki üstünlüğü ile katı kurallara dayalı satranç gibi oyunların karmaşıklığı arasındaki farkı ortaya koydu. Bazen geçersiz hamleler önerdi veya yanlış yönlendirmeler yaptı. Bu, ChatGPT’nin güçlü olduğu doğal dil anlamada ve üretmede, satranç gibi kurallara dayalı sistemlerde bazı zorluklar yaşadığını gösterdi.
Yapay zeka, geniş satranç bilgisi ve veri hafızasıyla donatılmış olsa da, bu bilgiyi doğrudan ve doğru şekilde oyun hamlelerine dönüştürmekte beklenen performansı sergileyemedi. Özellikle oyunun ilerleyen safhalarında ve hamlelerin karmaşıklığı arttıkça, ChatGPT’nin sınırları daha net ortaya çıktı. Buna karşılık, Atari 2600’ün 1970’lerden kalma satranç programı, basit algoritma yapısına rağmen, oyunun kurallarını ve tahtadaki konumları çok daha hızlı ve doğru bir şekilde işler hale geldi. Sonuç olarak, yaklaşık 90 dakika süren bu satranç müsabakasında, ChatGPT rakibine karşı üstünlük sağlayamadı. Hatta, oyun kötüye gittikçe, oyunu birkaç kez yeniden başlatmayı teklif edecek kadar “pes etmeme” eğilimi gösterdi. Ancak, yenilgiyi önleyemedi ve maçı kaybetti.
Yapay Zekanın Her Alanda Rakipsiz Olmadığının Kanıtı
Bu deney, günümüz yapay zeka sistemlerinin, metin üretme ve doğal dil anlama gibi alanlarda ne kadar gelişmiş olduğunu gösterse de, belirli katı kurallara dayalı, kapalı sistemlerde hâlâ klasik algoritmalar ve özelleştirilmiş yazılımlar avantajını koruduğunu kanıtladı. ChatGPT gibi büyük dil modelleri, metin ve iletişimde üstün performans gösterirken, oyun hamleleri gibi kesin kurallara dayanan görevlerde eski nesil programlar karşısında zaman zaman geride kalabiliyor. Bu örnek, yapay zekanın sınırsız olmadığını ve belirli durumlarda, özellikle kurallara dayalı ve optimize edilmiş ortamlar da rekabet edebileceğini ortaya koydu.