Blokzinciri Teknolojisi ve Kurumsal Benimseme Artıyor
Kripto para birimleri ile özdeşleşen blokzinciri teknolojisinin kullanım alanları genişledikçe, kurumsal ölçekte blokzinciri ve Web3 gibi yeniliklerin benimsenme oranları da çeyreklik bazda artış göstermeye başladı. ABD’de gerçekleştirilen bir araştırma, dünyanın en büyük şirketlerinin sıralandığı Fortune 100 listesinde yer alan firmaların yürüttüğü blokzinciri ve Web3 projelerinin, 2024’ün ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre %39 oranında arttığını ortaya koydu. Araştırma ayrıca, küçük işletme sahiplerinin %70’inin kriptonun işlem ücretleri ve transfer süreleri gibi finansal zorlukların en az birinin üstesinden gelebileceğini düşündüğünü gösteriyor.
Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan OKX TR Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çamır, “Özellikle finans sektöründe faaliyet gösteren önde gelen şirketler, blokzinciri teknolojisini ve kripto varlıkları benimsemeye başladı. Bu durum, sektördeki inovasyonu teşvik ediyor” dedi.
Kurumsal Adaptasyon ve Blokzinciri Projeleri
Fortune 500 şirketleriyle yapılan kapsamlı araştırmada, bu şirketlerde görevli yöneticilerin %56’sı, şirketlerinin blokzinciri odaklı projeler üzerinde çalıştığını ifade etti. Bu projeler arasında doğrudan son kullanıcıya hitap eden ödeme uygulamalarının da bulunduğuna dikkat çeken Çamır, “Kurumsal adaptasyon birçok ülkede hız kazanıyor. Bu artışta, kripto varlıklara dayalı borsa yatırım fonlarının ilk örneği olan spot Bitcoin ETF’inin etkisi de yadsınamaz. Küresel ödeme servisleri, stabilcoin’ler aracılığıyla uluslararası ödemelerde sağladıkları kolaylıklarla kurumsal şirketler tarafından benimseniyor. Ayrıca, gerçek dünya varlıklarının tokenizasyonu (RWA) ile blokzincirine entegre edilmeye başlayan tahviller, bu pazarın ilerleyen dönemlerde büyük bir potansiyele sahip olacağının sinyalini veriyor. 2030 yılına kadar tokenize varlık pazarının 16 trilyon dolara ulaşabileceği öngörülüyor ki bu, Avrupa Birliği’nin gayri safi yurt içi hasılasıyla eşdeğerdir” şeklinde konuştu.
Stratejik Rekabet ve Geliştirici Yetenekleri
Rapora göre, Fortune 500 yöneticileri, yetenekli ve güvenilir blokzinciri geliştiricilerine ulaşmanın, benimsemenin önündeki engeller arasında düzenleyici belirsizliklerden daha fazla önem taşıdığını düşünüyor. Ülkeler için sahip oldukları blokzinciri ve Web3 geliştiricisi sayısının bir ekonomik güç göstergesi haline geldiğini belirten Çamır, “Ülkeler Bitcoin’i rezerv olarak tutmayı değerlendirirken, blokzinciri tüm alanlarıyla teknoloji egemenliği açısından stratejik bir rekabet alanına dönüşüyor. Küçük işletmeler bile, BT, finans ve teknoloji gibi alanlarda kripto konusunda yetkin en az bir çalışana yer vermeyi düşünüyor. Ayrıca, her iki kişiden biri kriptonun finansal sistemin erişilebilirliğini ve kapsayıcılığını artıracağına, banka hizmetlerinden yararlanamayanların da finansal sisteme aktif katılım sağlayacağına inanıyor. Tüm bu faktörler, ülkelerin kalkınma ve gelişim süreçlerinde önemli bir rol oynuyor” ifadelerini kullandı.
Türkiye’deki Gelişmeler ve Yasal Çerçeve
Türkiye’nin de küresel benimseme trendlerine paralel adımlar attığını belirten OKX TR Yönetim Kurulu Başkanı Çamır, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “Köklü küresel kripto para borsası ve Web3 teknoloji şirketi OKX’in vizyonunu Türkiye’ye taşıyan OKX TR olarak, blokzincirinin kullanım alanının finansın dışına taşınmasını ve sektörlerin bu çığır açıcı teknolojilerden yararlanmasını destekliyoruz. Ülkemiz, 2 Temmuz’da yürürlüğe giren kripto para yasası ile bu tür gelişmelere zemin hazırladı. Bu iyi bir başlangıç; ikincil düzenlemelerle daha gelişmiş bir yasal çerçeve oluşturulması mümkün. Kripto ve blokzinciri, stratejik rekabet alanlarından biri haline gelirken, açık, net ve yapıcı yasal çerçevelerle Türkiye de bölgesinin blokzinciri ve Web3 inovasyonu konusunda öncü ülkeleri arasında yer alacak. Çok kısa süre içinde Türkiye kripto topluluğu tarafından benimsenen ve en çok indirilen finans uygulamaları arasına adını yazdıran OKX TR olarak, kalıcı olduğumuz bu pazarda endüstrinin geleceğe yönelik tüm adımlarına aktif katılım göstermeyi planlıyoruz.”