Çin’den Çığır Açan Casus Kamera Teknolojisi
Çin, gözetleme teknolojilerinde tarihi bir başarıya daha imza attı. Pekin’deki bilim insanları, “dünyanın en güçlü casus kamerası” olarak adlandırılan yeni bir sistem geliştirdi. Bu gelişme, 100 kilometreyi aşan mesafelerden insan yüzlerini net bir şekilde ayırt etme kapasitesiyle dikkat çekiyor. Söz konusu teknoloji, uzaydaki bir uydudan Dünya yüzeyindeki bireylerin yüzlerini yüksek çözünürlükle görüntüleyebilme yeteneğine sahip.
South China Morning Post’un haberine göre, bu gelişmiş kamera yalnızca insan yüzlerine odaklanmakla kalmıyor; aynı zamanda Dünya yörüngesindeki diğer ülkelerin askeri uydularının yüksek çözünürlüklü görüntülerini de elde edebiliyor. Bu teknoloji, Çin Bilimler Akademisi’nin Havacılık ve Uzay Bilgi Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirildi ve sentetik açıklıklı lidar (SAL) adı verilen bir sistemden güç alıyor. SAL, gönderdiği ışık dalgalarının geri yansımalarını ölçerek, gece ve gündüz, farklı hava koşullarında detaylı iki ve üç boyutlu görüntüler oluşturabiliyor. Optik dalgalara dayanan bu sistem, olağanüstü bir çözünürlük sunarak gözetleme alanında devrim niteliğinde bir potansiyele sahip.
Bu teknoloji, Çin’in kuzeybatısındaki Qinghai Gölü’nde gerçekleştirilen bir testle kanıtlandı. Bilim insanları, test sırasında SAL cihazının 101,8 kilometrelik mesafeden “olağanüstü” netlikte görüntüler elde ettiğini açıkladı. Cihaz, 1,7 mm’ye kadar küçük detayları tespit edebilme yeteneğiyle, gözetleme alanında yeni bir dönemin kapılarını aralayabilir.
Endişeler de Beraberinde Geliyor
Ancak bu teknolojinin yarattığı heyecan, büyük endişeleri de beraberinde getiriyor. Eski İstihbarat Görevlileri Derneği (AFIO) üyesi Robert Morton, bu gelişmeyi “büyük bir güvenlik endişesi” olarak nitelendirerek, “60 milden milimetre çözünürlük mü? Bu bir sonraki seviye gözetlemedir,” şeklinde yorumladı. API’nin dijital dönüşüm başkanı Julia Aymonier ise bu durumu, “Uzay tabanlı gözetlemenin geleceği, hayal ettiğimizden çok daha güçlü bir şekilde burada,” sözleriyle değerlendirdi. Beam Wallet CEO’su Natallia Catarina ise esprili bir dille, “Bizi Çin casuslarından yalnızca bulutlar kurtarabilir,” ifadesini kullandı ve bu yorum sosyal medyada geniş yankı buldu.
Yeni casus kamera teknolojisinin ne zaman uzaya konuşlandırılacağı ise hala belirsizliğini koruyor. Uzmanlar, bu güçlü sistemin, Çin’in mevcut uydularından birine veya Tiangong Uzay İstasyonu‘na monte edilerek kullanılabileceğini öngörüyor. Tiangong, gezegenimizin yüzeyinden 340 ila 450 km irtifada alçak Dünya yörüngesinde hareket ederken saatte 27.000 kilometre hızla ilerliyor.
Çin’in Önceki Tartışmalar Yaratma Potansiyeli
Çin, daha önce “casus balonları” gibi başka gözetleme araçlarıyla uluslararası tartışmalara yol açmıştı. Bu durum, özellikle ABD’de güvenlik endişelerini artırmıştı; ancak Çin, bu cihazların aslında hava durumu takibi için kullanıldığını savunmuştu. Yeni geliştirdiği casus kamera teknolojisi, Çin’in yalnızca gözetleme alanında değil, aynı zamanda uluslararası ilişkilerde güçlü bir koz elde etmek üzere olduğunu gösteriyor. Ancak, bu teknoloji ile ortaya çıkan etik ve güvenlik tartışmalarının önümüzdeki dönemde daha da büyümesi muhtemel görünüyor.