Yaratıcıların Birliği: Yapay Zekâ ve Telif Haklarını Koruma Çabası
İngiltere’nin önde gelen müzisyen, yazar, sanatçı ve aktörlerinden oluşan yaklaşık 400 ünlü isim, yapay zekâ teknolojilerinin gelişimi ve kullanımına ilişkin önemli bir adım atarak, ülkenin başbakanına hitaben güçlü bir açık mektup gönderdi. Bu mektupla, yapay zekânın telif hakkıyla korunan eserleri izinsiz kullanmasına karşı çıkarken, aynı zamanda bu teknolojilerin şeffaflık ilkeleriyle denetlenmesini talep ediyorlar.
Sanatçılar, hükümetin Veri (Kullanım ve Erişim) Yasası’nda önerilen ve yapay zekâ şirketlerini daha şeffaf olmaya zorlayacak düzenlemeleri destekleyerek, özellikle hangi eserlerin ve içeriklerin eğitim amacıyla kullanıldığının kamuoyuna açık hale getirilmesini istiyorlar. Bu sayede, sanatçıların haklarının ve eserlerinin korunması noktasında önemli bir adım atılacağına inanıyorlar.
Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik Talepleri
İmzacıların önemli bir bölümü, yapay zekâ firmalarının eğitim verisi olarak kullandıkları içerikleri açıkça paylaşmasını zorunlu kılacak düzenlemelerin gerekliliğine vurgu yapıyor. Mevcut telif hakları sistemi, bu içeriklerin nasıl ve ne şekilde kullanıldığını tespit etmeyi güçleştiriyor. Sanatçılar, “Eğer suçun işlendiğini göremiyorsanız, suçu tespit ve önleme şansınız da azalır” diyerek, şeffaflık yükümlülüklerinin, telif hakkı ihlallerine karşı caydırıcı bir mekanizma olacağını belirtiyorlar.
Ekonomik ve Kültürel Güç Birliği
Değişikliği savunan Baroness Beeban Kidron, yapay zekânın nasıl geliştirildiği ve hangi çıkarlar doğrultusunda kullanıldığı konusunda şeffaflık talebinin günümüzün en kritik meselelerinden biri olduğunu vurguluyor. Ayrıca, İngiltere’nin yaratıcı sektörlerinin ülke ekonomisine büyük katkı sağladığını hatırlatarak, “Bu sektörler, yaklaşık 2,4 milyon kişiye istihdam sağlıyor ve kültürel zenginliğimizin temel taşlarını oluşturuyor.”
Kidron, İngiltere’nin kültürel değeri ve ekonomik gücü açısından bu alanların, ABD merkezli birkaç büyük teknoloji devi tarafından feda edilmemesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Bu girişimler, Financial Times, Daily Mail ve Ulusal Gazeteciler Birliği gibi önde gelen medya kuruluşlarının da desteğiyle güç kazanıyor.
Yasal Düzenlemeler ve Ekonomik Riskler
Lord Brennan, yaptığı açıklamada, “Toplu telif hakkı ihlallerinin ekonomimize zarar vermesine izin veremeyiz. AI sistemlerinin kullandığı verilerin şeffaf şekilde açıklanması, İngiltere’nin yüksek kaliteli eğitim verisi alanında küresel liderliğini pekiştirecektir.” diyerek, yeni yasa düzenlemelerinin önemine vurgu yapıyor.
Yapay Zekâ ve Telif Hakkı İhlalleri Üzerine Güncel Tartışmalar
Yapay zekâ şirketlerinin, telif hakkıyla korunan eserleri eğitim verisi olarak kullanıp kullanmadığı konusundaki tartışmalar gün geçtikçe yoğunlaşıyor. Meta ve diğer büyük teknoloji şirketlerinin, LibGen gibi açık erişim veri kümeleri üzerinden milyonlarca kitabı ve akademik makaleyi kullandığı öne sürülüyor. Ayrıca, OpenAI ve diğerleri de benzer yöntemlerle verilerini eğittiği iddialar arasında yer alıyor.
İngiltere’de bazı yazarlar ise, eserlerinin bu tür veritabanlarında yer almasının endişe verici olduğunu ve bu durumun telif haklarına ciddi zararlar verdiğini dile getiriyor.
ABD’deki Gelişmeler ve Küresel Etki
Bunun yanı sıra, ABD Telif Hakkı Bürosu başkanının, yapay zekâların telifli içerikleri kullanmasının, mevcut “adil kullanım” kurallarını aştığı yönündeki açıklamasının ardından görevden alınması, uluslararası çapta AI ve telif hakları ilişkilerinde yeni bir dönemi işaret ediyor. Bu olay, küresel ölçekte telif hakları ve yapay zekâ teknolojilerinin birbirine entegrasyonu konusunda artan endişeleri yansıtıyor.