Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) tarafından düzenlenen ve düşünce kuruluşları Stockholm Çevre Enstitüsü (SEI), Climate Analytics, E3G ve Sürdürülebilir Kalkınma Enstitüsü (IISD) tarafından hazırlanan Üretim Açığı raporunun dördüncüsü yayımlandı.
Raporda, hükümetlerin Paris Anlaşması’ndaki 1,5 derece sıcaklık artışını sınırlandırma hedefiyle uyumlu olup olmadığı incelendi. Rapor, 30 Kasım-12 Aralık tarihlerinde Birleşik Arap Emirlikleri’nde düzenlenecek BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı (COP28) öncesinde kamuoyuyla paylaşıldı.
Rapora göre, fosil yakıtlardan kaynaklanan emisyonlar dünya genelinde hızla artarak alışılmadık aşırı hava koşullarına neden oluyor. 2023 Temmuz ayı, kayıtlardaki en sıcak ay olarak tespit edildi. Küresel karbondioksit emisyonlarının yaklaşık yüzde 90’ı fosil yakıtlardan kaynaklanıyor ve 2021-2022 döneminde rekor seviyeye ulaştı.
Rapora göre, hükümetler 2030’da küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırmak için gerekli olan miktardan yüzde 110 daha fazla fosil yakıt üretmeyi planlıyor. Bu üretim miktarı, sıcaklık artışını 2 dereceyle sınırlandırmak için gerekli olan miktardan yüzde 69 daha fazla. Bu planlar, 151 ülkenin net sıfır emisyon hedeflerine ve küresel kömür, petrol ve gaz talebinin 2030’a kadar zirveye ulaşacağı tahminlerine rağmen yapılıyor.
UNEP İcra Direktörü Inger Andersen, hükümetlerin fosil yakıt üretim planlarının enerji dönüşümünü zayıflattığını ve küresel sıcaklık artışını sınırlama hedefini tehlikeye attığını belirterek, COP28’den itibaren ülkelerin fosil yakıtlardan çıkış konusunda adil ve kademeli bir plan benimsemesi çağrısında bulundu.
Raporun baş yazarlarından SEI’de görevli bilim insanı Ploy Achakulwisut da hükümetlerin doğal gazı “geçiş yakıtı” olarak pazarladığını ancak gerçek bir dönüşüm planı sunmadığını ifade etti. Achakulwisut, küresel kömür, petrol ve gaz üretimini azaltmanın yanı sıra temiz enerji yatırımlarını artırmanın ve metan emisyonlarını düşürmenin gerekliliğine vurgu yaptı.
Bu rapor, fosil yakıtlardan kaynaklanan iklim değişikliği sorununa dikkat çekerek, uluslararası toplumu acil eyleme çağırıyor.