Başak Nur GÖKÇAM: Sürdürülebilirlik ve Şirketler
Sürdürülebilirlik, günümüzde en çok konuşulan ve üzerinde durulan konulardan biri haline geldi. Bireylerin çabaları önemli olsa da, emisyonları azaltma konusunda büyük rol şirketlere ait. Çevreye verilen zararları azaltma konusunda sorumluluk bilincinde olan birçok şirket, harekete geçerek çeşitli adımlar atmaya başladı.
Kyushu Üniversitesi tarafından yapılan yeni bir araştırmaya göre, şirketlerin çevresel etkilerini açıklamaları ve azaltma yolunda adımlar atmaları, yatırımcıların güvenini kazanmalarında önemli bir rol oynuyor. İklimle ilgili Finansal Açıklamalar Görev Gücü (TCFD), şirketlere iklimle ilgili mali bilgileri paylaşmaları için bir çerçeve sunarak, iklim değişikliğinin getirdiği riskler ve fırsatlar arasında daha iyi navigasyon yapmalarına olanak tanıyor.
İklim Değişikliği Eylemlerinin Şirketlerin Maliyetlerine Etkisi
Kyushu Üniversitesi’nden bir araştırma ekibi, Japonya’daki 2,100 şirketi analiz ederek, şirketlerin karbon performansı, iklimle ilgili açıklamalar ve kurumsal taahhütler gibi faktörlerin sermaye maliyetlerini nasıl etkilediğini inceledi. Çalışmanın sonuçlarına göre, yüksek karbon emisyonuna sahip şirketler, borçlanma ve finansman konularında daha yüksek maliyetlerle karşı karşıya kalıyor.
Öte yandan, TCFD yönergelerine uyan ve iklimle ilgili bilgileri açıkça paylaşan şirketlerin daha düşük sermaye maliyetlerinden faydalandığı görüldü. Yalnızca söz vermek değil, gerçek eylemlerle çevreye duyarlılık gösteren şirketlerin, finansal performanslarını olumlu yönde etkilediği belirlendi. Çünkü paydaşlar, şirketlerin vaatlerinden ziyade gerçek eylemlerine odaklanıyorlar.
Yatırımcıların Bilinçli Kararlarında İklim Değişikliği Risklerinin Rolü
Yapılan araştırmaya göre, yatırımcılar bir şirketin iklim değişikliği risklerini anlayarak daha bilinçli yatırım kararları almaya çalışıyorlar. Yatırımcılar, şirketlerin iklim değişikliği risklerini anlama ve değerlendirme çabalarının, daha yüksek getiri taleplerine ve dolayısıyla sermaye maliyetlerinin artmasına neden olduğunu belirlediler.
Bu belirsizlikler, yatırımcıları ve borç verenleri daha yüksek getiri talep etmeye yönlendiriyor ve bu da şirketlerin sermaye maliyetlerini artırıyor. Yüksek sera gazı emisyonları, iklim değişikliği risklerini artırarak şirketler için fiziksel ve geçiş riskleri oluşturuyor.