Ladik Gölü’nün Doğal Güzellikleri ve Sorunları
Samsun’un muhteşem doğal güzelliklerinden biri olan Ladik Gölü, içinde barındırdığı yüzen adacıklar ve zengin ekosistemi ile dikkat çekmektedir. Aynı zamanda göç yolu üzerinde yer alması, bu bölgenin 90 farklı kuş türüne ev sahipliği yapmasına olanak sağlamaktadır. Göl havzası, turna ve tahta balıkları gibi canlıların yanı sıra tatlı su levreği, sazan ve kızılkanat gibi çeşitli balık türleriyle de zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahiptir. Bu çeşitlilik, bölgedeki birçok vatandaş için önemli bir gelir kaynağı oluşturmaktadır.
Ancak, Devlet Su İşleri 7. Bölge Müdürlüğü’nden alınan bilgilere göre, Ladik Gölü’nde su seviyesi son derece düşük seviyelere gerilemiştir. Kuraklığın etkisiyle küçülen göl, şu anda sulama amacıyla kullanılmamaktadır. Bu durum, tarımsal üretim üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır.
Kuraklığın Tarımsal Üretime Etkileri
21 Temmuz’un dünya genelinde sıcaklık rekorunun kırıldığı gün olarak kaydedildiğini belirten uzmanlar, “Buharlaşma miktarının artması, özellikle su yüzeylerini, göl, akarsu ve kaynakları ciddi bir şekilde olumsuz etkiliyor. Dolayısıyla, kuraklık; hem ürün çeşitliliğini, hem ürün verimini, hem tarımsal üretimi, hem su kullanımını, hem de kişi başına düşen su miktarını doğrudan etkileyen bir durumdur.” değerlendirmesinde bulunmaktadır.
Ladik Gölü, hem içme suyu, hem tarımsal sulama hem de hayvancılık için önemli bir kaynak olarak kullanılmaktadır. Ancak Bahadır, “Ladik Gölü çevresinde birçok köy ve ilçe bulunuyor. Gölü besleyen derelerin çoğu kurumuş durumda ve bu nedenle göl yeterince beslenemiyor.” şeklinde uyarılarda bulunmaktadır. Kuru dereler, sellenme ile birlikte Ladik Gölü’ne büyük miktarda alüvyon taşımaktadır. Alüvyon taşınması, göl için ikinci bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Birincisi, tekrarlayan kuraklık nedeniyle gölün çekilmesi. İkincisi ise sellenmeye bağlı olarak küçük derelerin getirdiği alüvyonların doğrudan göle boşalmasıdır. Bu durum, Ladik Gölü’nün bir taraftan kuraklıkla sığlaşmasına, diğer taraftan da gelen malzemelerle dolmasına neden olmaktadır.
Yüzen Adacıkların Durumu
Ladik Gölü’nde kuraklık nedeniyle yüzen adacıkların tabana oturduğunu bildiren Muhammet Bahadır, “Yüzen adalar, turizm açısından bölgede oldukça değerlidir. Torf olarak kullanılır, çiçekçilikte doğal gübre olarak önemli bir yer tutar ve tarımda verimi artırmak için toprağa karıştırılır.” ifadelerini kullanmıştır. Ancak, “Bugün ne oldu? Gölün tabanına oturdular ve hareket etme özelliklerini kaybettiler.” diye eklemiştir.
Sürdürülebilir Çözümler Üzerine Öneriler
Gölün korunması için sürdürülebilir bir mekanizma geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Bahadır, “Ladik Gölü’nde suyu belirli seviyeye kadar tutuyoruz; ancak belirli bir seviyeden sonra salma sulama yapılması söz konusu.” demektedir. Özellikle salma sulama (vahşi sulama) sisteminden Türkiye’nin acil bir şekilde vazgeçmesi gerektiğini ifade eden Bahadır, “Suyu tutup, damla veya fıskiyeli sulama yöntemleri ile daha az su ile daha geniş alanların sulanmasını sağlayabiliriz.” açıklamasında bulunmaktadır.
Bu bağlamda, yerel yönetimlerle iş birliği içinde Ladik Gölü için sulak alan yönetim planı oluşturulması gerektiğinin altını çizen Bahadır, “Halk, bu kaynakları kullanacak; belediye ve kaymakamlık liderlik ederek, dengeli bir şekilde ihtiyacı kadar su kullanarak gölü koruma amacı gütmelidir.” şeklinde önerilerde bulunmaktadır.